20 Ekim 2009 Salı

Postacı

Postacımız Joel posta kutumuza veda mektubu bırakmış... Yarım yamalak Fransızcamla anladığım kadarıyla postanede düzenlemeler yapılırken bizimkinin de görev yeri değişmiş. 19 Ekim itibariyle artık bizim postacımız o olmayacakmış ve bundan dolayı büyük üzüntü duyuyormuş çünkü biz olağanüstü bir müşteriymişiz! Bu vesileyle de yaklaşan yeni yılımızı kutlar, ailemiz için en iyisini dilermiş...


Yazının içeriğini anlayınca ben bi ağla, bi ağla... Adamcağızın samimiyeti, düşünceliliği nasıl dokundu içime!

1 seneye yakın süredir bu apartmanda oturuyoruz, bir kere bile görmedim Joel'i! Belki de apartmanın %70'i hiç görmedi. Ama bu adamcağız için olağanüstü müşteriler olabilmişiz! Posta kutumuzu zamanında boşalttığımız için mi? Anlayamadım, algılayamadım...

Sonra da oturup dertlendim insanlığımı nasıl da kaybetmişim diye! Kibarlık, nezaket, zerafet hepsi çöpe gitmiş! İstanbul'daki evimi düşündüm. 17 daireden sadece karşı komşu ile alt komşunun yüzlerini gördüm, o da tadilat yapacağımız için haber verip özür dilemek içindi. Evlendik, taşındık, bir kişi bile çalmadı kapımızı... Ne helva dağıtan oldu kandillerde, ne bir kahve içmeye çağıran... Bir tek kapıcıyı tanıyorum yani adamakıllı... Burada ise postacı veda ediyor bize!

Tesadüf bu ya, bu sabah kurs için evden çıkarken ilk defa postacıyı gördüm! Ama Joel'in görev süresi dün bittiği için yeni postacı olduğunu düşündüm ve düşman gibi baktım adama! Sanki Joel'in ayağını o kaydırmış da yerine geçmiş gibi... Postacı ise oldukça melodik bir sesle ve uzatarak "Bonjouuurr!" dedi bana! Joel olsaydı sarılıp "Gitme Joel, biz de seni seviyorusss" diye ağlayacaktım...

Yeni postacıyı ilk defa, tam da bugün görmüş olmam çok acayip değil mi??


10 yorum:

  1. eskisi kendisini hatırlatmasaydı yenisi de bu kadar dikkat çekmeyecekti zaten :)

    YanıtlaSil
  2. Postacılar mı var hala orada?... Ben en son ne zaman bir postacı gördüm hatırlayamadım inan. Kargocular var burada. Kuryeler falan... Postacılar yok ortalarda. Kıymetini bilin adamların, soyları tükeniyor hızla :)

    YanıtlaSil
  3. Hakikaten burada kargocu ve kuryelerden başka postacı gördüğümüz yok....

    YanıtlaSil
  4. :) hem de duygusal postacı... burada da kurye ya da kargocu yok! posta hizmetleri pek başarılı olduğu için ihtiyaç duyulmuyor sanırım...

    YanıtlaSil
  5. helva yaparım kızım hela da ne :)

    YanıtlaSil
  6. sen postacı diyince aklıma nedense muhaberat mıstık'ı geldi...
    sanırım benim gördüğüm son "postacı" da oydu...
    sen hele bir gel buralara, tek tek tüm komşularınla tanıştırım :)
    o da olmazsa hela yapar getirir üstüne bi de kahveye davet ederim...
    olur mu???

    YanıtlaSil
  7. :)) Fefes Hanım, neler geliyo aklına yahuu :) muhaberat mustafası ahahaha :)) yüzünü bile hatırlayamadım zavallının! dönünce bütün apartmana helva dağıtıcam zaten, sen de gelirsin birlikte yaparız şekeer :))

    YanıtlaSil
  8. yüzünü hatırlamadın ama az hırsızlık yaptırmadık aşk çocuğuna, kaç tane radikal kitap çaldırdık hukuk'un common room'undan ;)

    dönünce yapılacaklar listesi kabarıyor...
    balık hafıza olarak not et bir yerlere istersen :)

    YanıtlaSil
  9. İstanbul'da artık postacı yok. Kurye ve kargo şirketleri var. Sahi ne oldu o postacılara. Geçen gün bir kutlama telgrafı için eşim PTT ye gitmiş, telefonla evden yazdırın, artık PTT den olmuyor demiş. Nasıl yani dedik.
    Bence Joel yeni postacı için işaret bırakmış size:)))

    Sevgilerimşe

    YanıtlaSil
  10. Vay be bizim postacılara kapak olsun, işte işini sevmek bu olsa gerek!

    YanıtlaSil